Çaya olan tutkularını türkülerinde böyle dile getiriyor Azeriler...
Çay Azerbaycanlıların vazgeçilmez sıcak içeceğidir.
Azeriler günün her saatinde, kahvaltıdan akşam yatana
kadar çay içmekten asla bıkmazlar.
Azerbaycan’da çayı kırtlama içerler ve yanında reçel (azerice
mürebbe), çeşitli tatlılar da ikram ederler.
Özel ‘armudu stekan’da (armud şeklinde olan bardak) sunulan çayı Azeriler ‘pürrengi’ (tavşan kanı) içmeği severler.
Bakü dahil olmak üzere memleketin her yerinde
‘Çayhana’lar faaliyet göstermektedir. Burada sadece çay sunulmaktadır ve tavla
oynanmaktadır.
Çayhana (foto: Kamer Afshani) |
Eskiden ‘Çayhana’lara sadece erkekler giderlerdi ama son
zamanlarda uzun mesafeli yol kenarlarındakı ve şehir merkezlerindeki
‘Çayhana’larda kadınlara da rastlamak mümkündür.
Azerbaycan’da kız istemeye gelenlere de çay ikram
ederler. Kız tarafı ‘çayınızı şirin edin’ (yani
çayınıza şeker salın) söylerse, kızlarını vermeye razı olduklarını belli
ederler.
Semaver |
Eskiden çayı hep semaverde yaparlarmış. Lakin semaver de
diğer milli aksesuarlar gibi modern hayata yenilmiş ve yerini çaydanlığa
bırakmıştır. Ama buna rağmen hala köylerde ve şehirdeki bazi milli yemekler
sunan restoranlarda çayı semaverde demlerler.
Yemekten hemen sonra Azeriler mutlaka çay içerler. Belki
de bu yüzdendir ki, yemeklerinin yağlı ve ağır olmasına rağmen Azeriler
arasında pek az şişmana rastlanır.
Azerbaycan’da çayın bir çok hastalıklarda da faydalı
olduğuna inanılmaktadır. Mesela, baş ağrısında mutlaka tavşan kanı çay içerler.
Ve gerçekten de işe yarar!
-Gözler soğuk aldığında ya da göz şişkinliklerinde ılık
çayla pansuman yaparlar.
-Karın ağrısı ve sancılar zamanı da çay içmeğe üstünlük
vererler.
-Başı dönen adama hemen bol şekerli çay içirirler.
-Zayıflamak için de bol bol çay içenler vardır
Azerbaycan’da.
Ve sonda, Azerbaycanda
‘çay süfresi’nde (çay sofrası) leblebi (ceviz ve fındık içi, kuru üzüm ve
kayısı, fıstık) da ikram edilmektedir.
P.S. Azerbaycan’da en
güzel ve kaliteli çay içmek isteyenler Bakü’den 280 km uzaklıkta yerleşen
Lenkeran’a gitmeleri gerekecek. Çünki Azerbaycan’da ilk çay bitkisi 1912’de
Lenkeran’da dikilmiştir ve ilk çay fabrikası 1937’de bu şehirde kurulmuştur.
Lenkeran çayını
tadanlar gerçekten bugüne kadar içtikleri çayların ne olduklarını düşünmeden
edemicekler.
Nefis kokusu, ‘horoz
pipiyi’ (kan kırmızı) rengi ve ağzınızda bırakacak farklı tadıyla Lenkeran çayına aşık
olucaksınız!
Ama bu harika çayı
içmeniz için elinizi cebinize salmanız gerekecek. Çünki bu çayın bir kilosu
yaklaşık 30-40 avrodan başlayarak 60-70 avroya kadar artmaktadır.
Çayhana (Foto: Kamer Afshani) |
super ma chère!
YanıtlaSil